<$BlogItemBody$>
Mohandas Karamsand Gandi, Hintli avukat, yurtsever ve filozof (1869-1948).Mahatma «Yüce Ruh» diye ad takılan Gandi tacir kastında, zengin bir Hint ailesinden doğmuştu. İngiltere'de hukuk öğrenimi gördükten sonra Bombay'da avukat yazıhanesi açtı. Bir iş için Güney Afrika'ya çağrıldığı zaman, ırk ayrımlarının kurbanı olan Hint topluluğunun savunmasını üstüne aldı.
1915'te ülkesine döndü ve İngiltere'ye karşı, bağımsızlık mücadelesinin başına geçti. Özgün ve geçerli yöntemleri, yurttaşlık hakları konusunda itaatsizliğe ve İngilizlerle işbirliği yapmamağa (ticarette ve yönetimde boykot) dayanıyordu. Ama Mahatma'nın felsefesini ve eylemini asıl nitelendiren, şiddetten kaçınma ilkesiydi.
Birçok defa hapse girip çıktıktan ve uzun açlık grevleri yaptıktan sonra, Gandi serbest bırakıldı; 15 ağustos 1947'de, Hindistan'ın bağımsızlığının ilanıyla sonuçlanan görüşmelere katıldı.
Birkaç ay sonra, bağnaz bir Brahman tarafından öldürüldü. Külleri, çok büyük ve saygılı bir kalabalığın huzurunda, Ganj Irmağı'na serpildi. Bir ermiş ve bir ulusal kahraman sayılan Gandi'ye ülkesinde gerçekten tapılırdı. Hayatı boyunca, pek az rastlanan bir karakter gücü ve ahlâk yüceliği örneği vermiştir.
Şiddet hareketlerinden kaçınma inancının savunucusu olan Mahatma Gandi, hayatını Hindistan'ı İngiliz işgalinden kurtarmağa adamıştı: «İngilizlere, diyordu; kendi vatanımda bana emir veremeyeceklerini bildirdim». Gandi işçilerin grevlerini destekledi, toplumsal adaletsizlikle savaştı (paryaların savunmasını üstlenmişti), geleneksel elsanatlarının geliştirilmesini öğütledi. Kendisi de yanında bir pamuk eğirme tezgâhı taşır ve her gittiği yerde iplik eğirerek düşünür ve dinlenirdi.
Etiketler: 20. Yüzyıl Tarihi